Geçtiğimiz günlerde Elif Şafak’ın “Bit Palas” romanının, Mine Kırıkkanat’ın “Sinek Sarayı” adlı eserinden intihal içerdiği iddiasıyla başlayan hukuki süreç sonucunda mahkeme, Elif Şafak‘ın ilgili kitabında intihal yaptığına hükmetti. Ancak, kararın ardından gelen tepkiler yaşanan olaya başka bir boyut kazandırdı.
HUKUKİ SÜREÇTE YENİ GELİŞMELER
Elif Şafak, mahkeme kararını kabul etmeyerek sürecin kişisel takıntı ve art niyet üzerine kurulu olduğunu iddia etti ve kararı üst mahkemeye taşıyacaklarını belirtti.
KIRIKKANAT’TAN YANIT GELDİ
Davayla ilgili açıklamalarda bulunan Mine Kırıkkanat, intihali fark ettiğinde evine hırsız girmiş gibi hissettiğini söyledi. Mahkeme kararının ardından, temyiz mahkemesinin etkilendiği iddialarına da değinen Kırıkkanat, eleştirilerin okurun gerçek tepkisinin önemli olduğunu vurguladı. Kırıkkanat, kitabındaki hikayesini anlatmaya hazırlandığını belirterek, Şafak’ın iddiaları reddetti ve eleştirilere yanıt verdi.
Son olarak edebiyat dünyasından 130 ismin imzaladığı bildiri ve kimi dergilerde yayımlanan yazılarla temyiz mahkemesinin etkilenmeye çalışıldığını iddia eden Kırıkkanat, şu ifadeleri paylaştı:
“Temyiz mahkemesinin üstüne baskı kurmaya çalışıyorlar. Bu suçtur. Mahkemeye ve bilirkişiye saldırmaya başladıktan sonra ben cevap vermeye başladım. 2021’de iki tıp profesörü arkadaşım Mahir Özmen ve Füsun Özmen intihali fark ettiler, bana bildirdiler. Hatta mahkemede tanık olabileceklerini söylediler. Bu edebiyat çetesinin okuru aşağılayarak yazdığı yazılarda müthiş bir yanlış var. Edebiyat, edebiyatçılar kendi aralarında birbirlerini pohpohlasınlar diye yapılmaz. Bizim muhatabımız okurdur.” dedi ve ekledi:
“Bize bir alıntı yaparsan yazının sonuna mutlaka alıntının kaynağının gösterilmesi öğretilmiştir”