Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı, İstanbul’da düzenlenen İlim Yayma Vakfı 53. Olağan Genel Kurulu’nda konuştu.
Konuşmasının büyük bölümünü Gazze’deki saldırılara ayıran Erdoğan, İsrail’in 7 Ekim’den bu yana 32 binden fazla Filistinliyi katlettiğini dikkat çekti. Erdoğan “Yaklaşık 2 milyon insan evlerini terk etmek zorunda bırakıldı. Camiler, üniversiteler, okullar ve sivil yerleşim yerleri harabeye döndü. Gıda almak için sıra bekleyen masumların dahi öldürüldüğü bir barbarlıkla karşı karşıyayız” dedi.
“HÜKÜMETİMİZİ KİM ELEŞTİRİYORSA…”
İki milyar nüfuslu İslam alemi, Filistin halkına kardeşlik görevini yerine getiremediğini belirten Erdoğan, şunları söyledi:
– Elbette çok uğraşıldı. Diplomatik açıdan çaba harcandı ama Gazze’deki çocukların açlıktan ölmesine ya da üzerine atılan bombalarla katledilmesine mani olunamadı. Mısır makamlarıyla yakın dönemde gelişen ilişkilerimizi Gazze’ye yardım ulaştırmak için kullandık. Şimdiye kadar 19 uçak ve 7 sivil yardım gemisiyle bölgeye gönderdiğimiz insani yardımların toplamı 40 bin tonu buldu. Önceki gün yola çıkan Kızılay’a ait 3 bin tonluk bir yardım taşıyan gemi daha yarın El Arish’e ulaşacak.
– Filistinlilerin davasına en üst seviyede sahip çıkan ülke tartışmasız şekilde Türkiye’dir. ‘Hiçbir şey yapmadılar’ diyerek hükümetimizi kim eleştiriyorsa, açık söylüyorum kul hakkına giriyor demektir. Ne olursa olsun böyle bir cümle kurmak her şeyden önce aziz milletimize yönelik bir hakarettir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İlim Yayma Vakfı 53. Olağan Genel Kurulu’na katıldı. İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Bilal Erdoğan, babasına hediye takdim etti.
– Tayyip Erdoğan 15 sene önce katillerin yüzlerine karşı ‘one minute’ diye haykırırken nerede duyuyorsa, bugün de aynı yerde dimdik durmaktadır. En fazla hassasiyet gösterdiğimiz ve bedel ödediğimiz bir konuda bize haksızlık edenleri kendini sorgulamaya davet ediyorum. Durduğumuz yer ve mücadele ortadadır.
“KİMSE BANA ‘HAMAS TERÖR ÖRGÜTÜ’ DEDİRTEMEZ”
– 21 yıl önce göreve gelmeden önce, genel başkan olarak Amerika’ya yaptığım ilk seyahatte, Amerika’nın ileri gelenleriyle masaya oturduğumuzda bana orada Hamas’ı sordular. ‘Terör örgütü’ dediler. Ben orada onlara ‘Hamas, terör örgütü değil, bir direniş örgütüdür’ demiştim. O zaman başbakan değilim. Seçimi kazanmış bir partinin lideri olarak Amerika seyahatini yaptım ve bu cevabı verdim.
– Şimdi kimse bize kalkıp Hamas için terör örgütü ifadesini kullandırtamaz. Hamas’ın liderleriyle çok açık, net rahatlıkla konuşup onların arkasında dimdik duran bir ülke Türkiye…Filistin davasına gönül verenler olarak, birbirimize ok atmak yerine asıl bu zihniyetlerle mücadele etmeli, bunlara zemin kazandırmamalıyız.